İcra taahhüdü İcra ve İflas Kanunu 111. Maddesi gereği, borçlunun borcu belli taksitlerle ödemeyi kabul etmesi durumunda, haczin durmasını sağlayan bir hukuki yoldur. İcra taahhüdünün verilmesinin iki yolu bulunmaktadır. Bunlardan birincisi;
Alacaklının muvafakati gerekmeden, İcra Dairesi’ne verilen taahhüt:
Borçlu, alacaklının muvafakati bulunmadan, icra dosyasında borca yeter kadar malının haczedilmiş olması, ödeyeceği her bir taksidin borcun dörtte biri miktarından aşağı olmaması, ilk taksidi taahhütle birlikte vermesi, bu taksitlerin aydan aya olması ve müddetin üç aydan fazla olmaması şartıyla icra dairesine taahhüt vererek, haczedilmiş mallarının satışına engel olabilir ve haczi durdurur.
Şu kadar ki, borçlunun kafi miktar malı haczedilmiş bulunması ve her taksitin borcun dörtte biri miktarından aşağı olmaması ve nihayet aydan aya verilmesi ve müddetin üç aydan fazla olmaması şarttır.
Alacaklı ile anlaşılarak İcra Dairesi’ne verilen taahhüt:
İcra dairesine taahhüt vermenin ikinci yönteminde ise, icra dosyasında borca yeter malvarlığı haczedilmiş bulunmasa dahi, borçlu ve alacaklının icra müdürünün huzurunda bir taahhüt anlaşması yapması halidir. Bu durumda borçlu ile alacaklı borcu istedikleri şekilde taksitlendirerek, taksit oranını belirleyebileceklerdir. Ancak, taahhüt anlaşmasının geçerli olabilmesi için borçlu ile alacaklının dikkat etmesi gereken hususlar vardır. Bunlar;
• Borçluyla alacaklının ödenecek miktar noktasında icra müdürü huzurunda anlaşmaya varmaları,
• Borçlu tarafından ödenecek rakamın açıkça gösterilmesi,
• Taahhüt tarihinde, işleyen ve işleyecek faizin, vekalet ücretinin, icra harç ve giderlerinin, varsa diğer masrafların kalem kalem açık bir şekilde yazılması,
• Faizden feragat edilecekse, “Faizden feragat ediyorum.” şeklinde yazılması,
• Borcun ödenmesine ilişkin taksitler ile taksit miktarı, tüm borcu karşılayacak, infazda tereddüt yaratmayacak şekilde olmalı ve herhangi bir kayıt ve şarta bağlanmamalıdır.
Taahhüdün şekil şartlarına uygun olması oldukça önemlidir. Taahhüt şekil şartlarına uygun olmadığı durumda, borçlu İcra Ceza Mahkemesi’ne şikayet edilse dahi, taahhüt anlaşması şekil şartlarına uygun olmadığı için borçluya ceza verilmeyecektir.
Taahhüdün İhlal Edilmesinin Sonuçları:
Taahhüt sözleşmesinde belirlenen taksit miktarını zamanında ödemeyen borçlu, alacaklı tarafından İcra Ceza Mahkemesine taahhüdü n ihlali suçu nedeniyle İcra ve İflas Kanunu 340. Maddesinde,
“111 inci madde mucibince veya alacaklının muvafakati ile icra dairesinde kararlaştırılan borcu ödeme şartını, makbul bir sebep olmaksızın ihlal eden borçlunun, alacaklının şikâyeti üzerine, üç aya kadar tazyik hapsine karar verilir. Hapsin tatbikine başlandıktan sonra borçlu borcun tamamını veya o tarihe kadar icra veznesine yatırmak zorunda olduğu meblağı öderse tahliye edilir; ödemelerini tekrar keserse, hakkında tazyik hapsine yeniden karar verilir. Ancak, bir borçtan dolayı tazyik hapsinin süresi üç ayı geçemez.”
Şeklindeki düzenleme gereği borçluyu şikayet edebilecektir.Bu noktada, borçlunun taahüdünü ihlal etmesinin makul bir sebebe dayandığını ispat edemedği takdirde, İcra mahkemesince 3 ayı geçmemek üzere, borçlu hakkında tazyik hapsine karar verecektir.
Borçlu, borcun tamamını veya ödemesi gereken meblağı hapis kararı tatbik edildikten sonra ödemesi halinde tahliye edilecektir. Borçlu borcun tamamını ya da ödemesi gereken meblağı icra veznesine hapi kararı tatbik edilmeden önce atırdığı takdirde de hapis kararı uygulanmayacaktır.